Fırat’ın incisi Rumkale dünyanın en eski kalelerinden birisidir. Kalenin içerisinde Roma, Helenistik, Memlük, Osmanlı dönemlerinin kalıntıları mevcut. Kale hem yapısı hem de konumundan dolayı bölgede güç mücadelelerine sahne olmuştur. Eğer bu bölgeyi muhafaza altında tutmak istiyorsanız, Rumkale’de egemen olmanız gerekiyor. O yüzden Rumkale’nin içerisinde bir hayat var. Rumkale bütün dönemler için çok özel bir mekân olmuş. Hristiyanlar tarafından İncil’in yazıldığı, Ermeniler için bir hac vazifesi olarak görülüyor. İçerisindeki manastır, hamam ve evler büyük bir tarihin elimizdeki hazinesi olarak arz-ı endam ediyor. Bu tarih, geçmiş bizim. Şu anda hep birlikte bunun tarihini yazıyoruz. Gençlerimizin burayı görmesi, bu tarihi, güzelliği hissetmesi, buradan aldığı hisle, ilhamla geleceği inşa etmesi için uğraşıyoruz.

Doğal güzelliği ile dikkat çeken Rumkale’nin daha çok tanınması ve Gazianteplilerin buradan daha fazla istifade edebilmesi için çeşitli etkinlikler gerçekleştiriyoruz. Rumkale’yi gerek sanat gerekse spor ile buluşturarak faaliyet alanını genişletiyoruz. Gazikültür’ün düzenlediği Rumkale Fotoğrafçılar Maratonu Yarışması da bu çabalardan birisi. Fotoğrafçıların gözde mekânları arasına girecek olan Rumkale’nin potansiyeli bu yarışma ile daha anlaşılır hale geldi. Bu yarışma ile ülkemizin en güzel köşelerinden Rumkale ve Fırat’ın tanıtılmasına katkıda bulunulması, Türkiye’nin birçok bölgesinden gelenler ile Fırat bölgesi güzelliğini halkının kucaklaşmasını, kaynaşmasını sağlamak, oluşan dostluğu fotoğrafçılar aracılığı ile daha geniş kitlelere ulaştırmak amaçlandı. Sonuç olarak fotoğrafçılar gözünden gündelik yaşamı da içerisine alan Rumkale ve Fırat’ı konuşturan fotoğraflar ortaya çıktı. Böylece de Rumkale’nin saklı kalan güzelliği belgelenmiş oldu.